Sabah postacı kapımı iki kere çaldı.
Açtım.
Bir topar mektup getirmiş.
Tam 67 tane.
İnternet ve akıllı telefon çıkalı mektubu unutmuştuk.
Bir hoşuma gitti ki, sormayın.
Şöyle bir göz attım.
Mektuplar 2000 yıl önce yazılmış.
Latince üstelik.
Espri yapmıyorum.
2000 yıllık mektup bunlar.
Yazan Gaius Plinius Caecilius Secundus.
Genç Plinius diye tanınıyor.
Mektuplardan özellikle biri çok etkiledi beni.
Bu topraklarla ilgili.
Ve bugüne ders olacak nitelikte.
Özellikle "Kanal İstanbul" diye tutturanlar için ibretlik.
Önce mektupları yazan Gaius Plinius Caecilius Secundus'u tanıyalım.
MS 61 ve 113 yılları arasında yaşayan Romalı bir devlet adamıydı.
Hukuk, maliye ve bayındırlık eğitimi almıştı.
Entelektüel bir kişilikti ve Roma senatosunda saygındı.
Ayrıca iyi bir edebiyatçıydı.
MS 111 yılında I?mparator Traianus tarafından Ku?c?u?k Asya’da Bithynia Eyaleti’ne(İznik, Bursa, İzmit, İstanbul ) vali(proconsul) olarak atanmıştı.
Plinius, bölgedeki mali usulsu?zlu?kleri, yargı du?zensizliklerini, ekonomik gelişmeleri, toplumsal isyanları denetliyor, Imparator Traianus'a mektup yazarak bilgi veriyordu.
Görev yaptığı iki yılda Roma'ya 247 mektup gönderdi.
İmparator bu mektupların çoğunu cevapladı.
Her mektup tarihi bir belgeydi ve döneme ışık tutuyordu.
Gelelim beni etkileyen mektuba
MS 111'de bölgedeki tüccarlar, iş adamları sattıkları ürünlerin nakliye giderlerinin azaltılması için Sapanca Gölü ile Marmara Denizi arasında bir kanal açılmasını gündeme getirirler.
Bu konuda vali Plinius'a büyük baskı yaparlar.
Plinius tüccarları uzun uzun dinler, sonra eline kalem ile perşömen kağıdı alarak Imparator Traianus'a şu mektubu yazar.
"Saygıdeğer İmparatorum,
Nicomedia(İzmit) topraklarının sınırında, c?ok bu?yu?k bir go?l bulunuyor. Bunun u?zerinde, mermerler, tarım u?ru?nleri, kerestelik odunlar ve ticari mallar gemilerle, az bir masraf ve c?abayla yola kadar tas?ınıp buradan yu?k arabalarıyla bu?yu?k bir zahmet ve daha bu?yu?k bir c?abayla denize naklediliyor. Bu bölge ticaretini olumsuz etkiliyor. Bu yu?zden bu go?lu? denizle birles?tirmek istiyorlar. Bu is? ic?in bir su?ru? insana ihtiyac? var; ancak bunlar sırasıyla halledilebilir. C?u?nku? hem kırsal bo?lgelerde, hem de o?zellikle kentte bu?yu?k bir nu?fus yog?unlug?u var ve herkesin herkese yararlı olacak bir is?le seve seve ilgileneceg?ine de hic? s?u?phe yok."
İmparator Traianus’un cevabı gecikmez.
O da şöyle der.
“Değerli vali Secundus,
So?zu?nu? ettig?in go?l, onu denizle birles?tirmeyi istemem konusunda beni harekete gec?irebilir. Ancak go?lu?n, denize bos?aldıg?ı takdirde tamamen tu?kenmemesi ic?in, ne kadar ve nereden su aldıg?ını tam anlamıyla dikkatlice aras?tırmak gerekir. Calpurnius Macer’den(Roma'da doğa bilimcisi bir senatör) bir kontrol memuru isteyebilirsin, ben de buradan sana bu tu?r is?lerde usta olan birini go?ndereceg?im”
Düşünebiliyor musunuz?
Bundan 2000 yıl önce ülkeyi yöneten bir imparator doğayı düşünüp, bilimi rehber ediniyor.
Dönemin zenginlerinin ısrarlarına, Plinius'un çabalarına,
İmparator Traianus'un heyecanına rağmen Sapanca Kanalı'nın neden yapılmadığı bilinmiyor.
Bu konuda tarihi bir kaynak yok.
Ancak dönemin bilim insanlarının olumsuz görüş vermiş olma ihtimali yüksek.
Bilimi hiçe sayan, bilim insanlarına değer vermeyen, rant için doğayı parselleyen günümüz yöneticilerine belki örnek olur diyeceğim ama hiç sanmam.
Kaynaklar:
1- Genç Plinius'un Mektupları (Doğu Batı Yayınları)
2- Traianus dönetimde Bithynia Eyaleti Yönetimi(Sosyal Beşeri Bilimler Araştırma Dergisi)