Ukrayna’da kan pazarı var.
İnsanlar canını kurtarmak için ülkeden çıkmanın yollarını arıyor.
Ama kapitalizm yine pusuda.
Ölüm korkusunu bile ranta çevirdiler.
Dün binbir zorluğu aşarak iki günde Kiev’den Lviv’e ulaşmış bir arkadaşımda konuştum. Polonya’ya geçmeye çalışıyor.
Ama “Polonya gümrüğünde 1000-1500 euro vermeyen geçemiyor. O para da yok.” diyor.
Romanya da aynı.
Türk Hava Yolları savaş öncesi Kiev’den 90 dolara uçuyordu.
Birden zam yaptı.
Şimdi Kiev’den Türkiye’ye gelmek için 3-4 katı para gerekli.
Bir de açıklama yaptılar.
“Dünyanın dört bir yanındaki 300'den fazla uçuş noktası için satışa sunulan biletlerin fiyatları arz-talep dengesiyle belirleniyor ve olağanüstü koşulların yaşandığı dönemlerde de bu uygulama korunuyor.”
Yazıklar olsun!
Yüzlerce öğrenci var Ukrayna’da ve nasıl geleceklerini bilmiyorlar.
Uçaklar kalkarsa o parayı nasıl ödeyecekler?
Karayolunu deneseler, gümrüklerdeki haracı nasıl verecekler?
****
Akbabalar leş yiyen kuşlardır ama bir çok toplum tarafından saygı duyulurlar.
Çünkü sadece karınlarını doyurmaya çalışırlar.
Kapitalizm denen bu vahşi düzen bırakın leşi, para için insanların kemiklerini bile yiyor.
Doymuyor.
Tıpkı Marks’ın dediği gibi!;
“Gölgesini satamadığı ağacın kökünü kesiyor.”
Nesimi ne kadar güzel söylemişti;
“Benim bu gidişe aklım ermiyor
Fukara halini kimse bilmiyor
Padişah sikkesi selam vermiyor?
Kefensiz kalacak ölümüz bizim.”
Lanet olsun...