Geçtiğimiz hafta 2 Haziran Çarşamba günü, Çeşme Altın Yunus Resort & Termal Otel’de, Çeşme Kaymakamı Ünal Çakıcı’nın ev sahipliğinde, Belediye Başkan Yardımcısı Yıldırım Aktugan, İlçe Emniyet Müdürü Gürcan Alev, İlçe Jandarma Komutan Yarbay Emin Yılmaz ve Sahil Güvenlik Komutanı Yüzbaşı Önder Bulut, Çeşme Esnaf ve Sanatkarlar Odası Başkanı Osman Köfüncü ve STK’ların katılımıyla “İç Güvenlik Sisteminin Sivil Gözetiminin Güçlendirilmesi Projesi III. Faz Çeşme Farkındalık toplantısı” gerçekleştirildi.
Yapılan toplantının amacı; Çeşme’de güvenlik ve güvenliği tehdit eden unsurların, Kamu kurumlarıyla birlikte, STK’larında desteğinin alınması ve ortak akılla, ortak çözümlerin sunulmasıydı.
Çeşme’deki güvenlikle ilgili daha önce İzmir İl Emniyet Müdürü Dr. Hüseyin Aşkın’ın da katılımıyla üst düzey bir güvenlik toplantısı yapılmıştı. Kaymakamımız Ünal Çakıcı’dan bu toplantı ile ilgili olarak “Çeşme emsalleri arasında en düşük suç oranlarına sahip bir yer. Bu ünvanımızı korumak icin turizm sezonu öncesi emniyet, sahil güvenlik ve jandarma yetkililerinin de katılımıyla güvenlik toplantısı yaptık.” açıklaması gelmişti.
Daha önce Ekim ayında gerçekleştirilen Çeşme Çalıştayında tespit edilen güvenlik sorunları, STK temsilcileri ve Kamu Kurum temsilcileri tarafından oluşturulan gruplarca tekrar ele alındı ve çözüm önerileri sunuldu.
Ele alınan güvenlik sorun ve çözüm önerileri ana başlıkları ile kısaca şu şekildeydi;
*Çeşme’de yaz nüfusunun artmasıyla birlikte oluşan yoğun trafik, artan trafik kazaları, hırsızlık gibi güvenlik sorunlarının artması ve çözüm önerileri.
*Başıboş sokak hayvanlarının kısırlaştırılmalarının sağlanması, saldırgan ve agresif olanların barınağa alınması, barınak şartlarının iyileştirilmesi ve barınağın genişletilmesi.
*Göçmen Sorunu
*Çeşme’nin dışından gelen Romen vatandaşlarımızın yerleşim sorunu ve çocuklarının eğitime ulaşmadaki sıkıntıları.
*Madde bağımlılığı, pandemi ile birlikte daha da artan teknoloji bağımlılığı, bu konuda alınabilecek önlemler ve STK’lar ile işbirliği
*Çeşme’de kadınlarımızın zor zamanlarında kendilerini güven içerisinde hissedebilecekleri ve kalabilecekleri “Kadın Yaşam Evi’nin” olmaması ve en kısa sürede böyle bir yerin hayata geçirilmesi. Kadına Yönelik Şiddetin önlenmesinde; İçişleri Bakanlığının projesi olan Kadın Destek Uygulamasının (KADES) tanınırlığının arttırılması.
*Dışarıdan gelen seyyar satıcıların korsan çalışması ve bu kişilerin illegal işlere karışma ihtimalinin göz önünde bulundurulması.
*Engelliler için kaldırım, yol, plaj düzenlemelerinin yeterli olmaması ve rampa problemi.
*Dolmuş, otobüs ve servislerin hareket sayılarının arttırılması ve bu hizmet sektöründeki personelin eğitimi ve halkla ilişkilerinin sağlanması.
*Çeşme’de yaşayan çocuk ve gençlerimizin daha çok topluma kazandırılması ve onlara yönelik kültürel, sanatsal ve eğitsel faaliyetlerin hayata geçirilmesi. Yaz okullarının düzenlemesi, güvenli oyun alanlarının daha da genişletilmesi.
Çeşme’yle ilgili masaya yatırılan bu sorun ve çözüm önerilerinin ne kadar sürede, ne kadarı gerçekleştirilebilir bilinmez ama bu etkinliğin en güzel kısmı gerçektirilen toplantı vesilesiyle, sivil toplum kuruluşları ile kamu yönetimi temsilcileri birbirini daha yakından tanıdı, kendilerini anlatabilme imkanları oldu. Çeşme için çağdaş, demokratik toplum değerlerine bağlı kalarak, ortak akılla, birlikte iletişim içerisinde el ele çok güzel işler yapılabileceği ortaya çıktı.
Toplantıda değinilmedi ama burada yaşayan bir birey olarak Çeşme’nin bir başka önemli sorunu olan “otopark sorununa” değineceğim. Sezonun açılmasıyla birlikte bu sorun kendini iyiden iyiye hissettirmiştir. Sezon’la birlikte özellikle Çeşme Marina, Çeşme çarşı girişi, Alaçatı çarşı girişinde ve Ilıca pazarının olduğu gün trafik yoğunluğu sebebiyle büyük sıkıntılar yaşandığı bir gerçektir.
Çeşme’de otopark sorununun çözümlenmesi için bir an önce harekete geçilmeli. Otopark için; ilçenin dışında stratejik bir yer seçilmeli ve derhal yapımına başlanmalıdır. Çeşme’ye gelen misafirlerimiz de araçlarını buraya park edip, şehir merkezine shuttle (servis araçları) ile taşınmalıdır. Bunun en güzel örnekleri; Side’de, Eski Datça’da, Şirince’de, İtalya’da ve Avrupa’nın pek çok turistik bölgesinde bulunmaktadır.
Buralarda insanlar kesinlikle araçları ile merkeze girmiyor, araçlarını merkez dışında park ettikten sonra shuttle (servis araçları) ile merkeze taşınıyor. Böylece ilçe ve merkezler araç gürültüsü ve egzoz kirliliğinden korunmuş olup, gelen misafirler de daha kaliteli standartlarda tatil yapma imkanına sahip oluyorlar.
Gelişmiş ve insana değer veren tüm ülkelerde ve turizm bölgelerinde otopark sorunu bu şekilde çözümlenmiştir.
Önerisi bizden, gerçekleştirmesi?!