Kendimi kandırılmış gibi hissediyorum. Aralık ayındaki Antep maçına kadar Fenerbahçe'nin kaybetmeyeceğini savunuyordum. Tamam... Puan kaybı olsa da maç kaybı olmaz diye düşünmüştüm.Kuş mu taşa değdi yoksa taş mı kuşa? Açıkcası; ince işçilik yapılmadığından,muhtemel kayıp beklenmeyen haftada geldi.
Millet bu devirde cebinde üç-beş değişik planla gezerken, Fenerbahçe 'b' planına bile geçemedi.
Palas pandıras, oyun zekası kıt hücumlardan eli boş döndü. 'Git gel Konya altı saat' muhabbeti gibi.
Konyaspor maçına kadar övdüğüm Fenerbahçe takımının oynadığı güzel oyundan hiç bir özel anı kalmadı belleğimde. Sekizinci haftada şahit olduğum zaafları var sadece şu an aklımda. Oyuncu kalitesine asla lafım yok. Lakin bu malzemeden yararlanamamaya isyanım var.
Tuzağa düşmüş bir teknik adam şu an gözümün önünde. Bir alt ligten gelen , Konyasporlu iki stoperi yıldız yaptı nerdeyse...
Geçen hafta söylemiştim. İşler iyi gidiyor gibi görünüyordu ve hocanın çok iyi oyuncu değişiklikleri yaparak , oyunun rengini değiştirebildiğinden bahsediyorlardı. 'Bir anda adamı dahi yaptınız', bekleyin diye serzenişte bulunmuştum. Kaybı erken yaşadılar ama bu işten kârlı da çıkabilirler. Milli maç arasında çözüm üretme şansları doğdu.
Mesela Caner'e yüklenenler de var. Haksızlık yapıyorlar. İş o şekilde yürümüyorsa , değişik stratejileri uygulayabilecek adam lazım. Caner'e gelene kadar uygulama hatalarından bahsetmek daha öncelikli olmalı.
İlk mağlubiyette eleştirmeyin diyebilirsiniz. Bugün bunu ben yapıyorum lakin yakında siz de yapacaksınız. Ta ki üst akıl devreye girene kadar...
Konuşmak kolay da;bu işlerin çocuk oyuncağı olmadığını, bilinçli olan herkes biliyor. Misal ;'kanatlardan çözemiyorsan, kilidi ortadan açmayı denemelisin' demek basit benim adıma. İşi icraata dökmek ise üstadlık gerektiren bir konu... Gemini karadakilerin yönetmesine tanık olmamak için; dümene de, denize de hakim olacaksın. Sonuçta,elinde elmas gibi değerli bir kadro var. Fakat ince ayar istiyor. Eğer ayarı sen veremezsen , elin oğlu ta Konya'dan kalkar gelir ve ayarı kendi verir...(Fotomaç)