Rady Fish...
En ünlü Sovyet gazetecilerinden biridir.
Aynı zamanda mükemmel Türkçe bilirdi.
Moskova Üniversitesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü mezunu bir Türkolog'tu çünkü.
Çağdaş edebiyatımızdan belli başlı sahaserlerinden birkaçını da üstün bir başarıyla Rusça'ya kazandırandır.
(Örneğin; Bir Anadolu Hümanisti: Mevlana, Ben De Halimce Bedreddinem)
Rady Fish, Dünya Şairimiz
Nazım Hikmet için de "Nazım'ın Çilesi" kitabını yazmıştır.
Kitap;
şairin hayatı, sanatı ve kişiliği üzerine yazılmış ilk toplu eser özelliği de taşır.
Bu kitap,
Maksim Gorki tarafından kurulan ve içinde Şekspir, Goethe, Balzac, Tolstoy gibi dahi sanatçıların sıralandığı "Büyük Adamların Hayatları" isimli dizide, 1968 Kasım'ında Moskova'da yayımlanmış ve 150.000 adedi bulan ilk baskısı 2 ay içinde tükenemiş, 1969 Ocak'ında 2.Baskısı'na geçilmiştir.
****
Rady Fish,
"Büyük İnsan Nazım Hikmet'e olan saygı ve vefa borcumu böylece ödüyorum" şeklinde tanıtmış kitabını. Yazmadan önce de iki kez ülkemize gelerek ölümsüz şairin bütün dostlarıyla, çevresiyle görüşmüş, belge bilgi toplamış, araştırma yapmış.
Kitabının ilk sayfasına Nazım'ın "Kavak" şiirinden dizeleri alıntılamış yazar;
"Her ağaç gibi kavak da
Ömrünce durur ayakta
Gözler durur birşeyleri
Gözler şişe boylarını
Sarı sıcak yaz gününde
Anadolu köylerini
Beni de gözledi kavak
Geceleri haykırarak
Hapisanenin önünde
Şahit ayıplarımıza
Şahit kayıplarımız
Umudumuzun şahidi
Şahit bitleneşimize
Topraktaki işimize
Hey gidi kavak, hey gidi!
Kavakları ögmekten
Kurukuruya sevmekten
Ne çıkar ki memleketim
Kara toprağa eğilip
Yüzümün terini silip
Bir tek kavak dikemedim"
****
Kitabın okur yönünden en ilgi çekici yanlarından biri, Rady Fish'in, Nazım'ın 1950'de Moskova Havaalanı'na indiği andan itibaren ölümünden bir gün öncesine kadar, şairimizle hemen her gün birlikte bulunmuş, hatta kendisine Sovyetler dışındaki gezilerinde de eşlik etmiş oluşudur.
Bu bakımdan "Nazım'ın Çilesi", Büyük Şair'in bizler için bugüne kadar karanlıkta kalmış olan Sovyetler dönemini tam bir
aydınlığa kavuşturacak;
bu dönem hakkında kasıtlı kasıtsız ortaya atılan söylentilerin,
uydurmaların ve iftiraların, yerlerini gerçeğe terk etmesine hizmet ediyor...
****
Orijinal ilk baskısını bir sahafta bulup hemen aldığım 455 sahifelik kitabı okumaya başladım,
Dr.Behçet Aysan'ın dizelerini de anımsayarak;
"Kar yağıyor dışarda
sokak lambasına düşüyor
ve serçeler
üşüyor
kenarları hafifçe yanmış
sayfalarına kan
sıçramış
bir kitapta
Nazım'ın Çilesi’ni
okuyorum."