İnsan, varoluş, özgürlük ve haklarının mücadelesini yüzyıllardır veriyor. Tarihsel süreç içerisinde insan haklarının kapsamı değişip gelişse de, insanlığın; hak ve özgürlükleriyle ilgili mücadelesinin kolay kolay bitmeyeceğini öngörebiliyoruz.
Birleşmiş Milletler tarafından kabul edilen insan hakları evrensel beyannamesi, insan hak ve özgürlüklerini güvence altına almış olsa da dünyada hala daha açlıktan, soğuktan ölen, sosyal güvenlik hakkı, sağlık hakkı, eğitim hakkı ve barınma hakkına sahip olmayan, yaşama hakkı bile elinden alınan yüz binlerce insan…
***
10 Aralık Dünya İnsan Hakları günü nedeniyle Karşıyaka Belediyesi’nin düzenlediği Çarşı Kültür Merkezi’nde “İnsana ve Yaşama Merhaba” isimli etkinlikte bütün bunları konuşmak için Karşıyakalılarla buluştuk.
Sunuculuğunu Sancar Maruflu’nun yaptığı söyleşide, insana, insan haklarına, özgürlüklerine, sorunlarına, faşizme karşı yürüttüğü mücadelede kazandıklarına kaybettiklerine yönelik söyleştik, konuştuk, şiirlerle dertleştik.
Toplumsal yaşama katılmak için gerekli olan haklarımızdan, çevre kirliliğine, insan mücadelesinde kadının rolünden, Mustafa Kemal Atatürk’ün emperyalizme karşı verdiği o muhteşem mücadeleye kadar birçok konuya temas ettik.
Karşıyaka Belediyesi Kültür Müdürü Nail Çetin’in açılış konuşması ile başlayan etkinliğimiz değerli insanların günün anlamına dair kattıklarıyla tamamlandı.
Attila İlhan’ın dizeleri günün özetiydi;
“sanki ölüm yoktur / zulüm yoktur dünyada /
sanki bir rüzgâr gibi ferah yaşamaktayız.”
***
Sevgili dostum Yunus Kırılmış’ın sesinden Nazım Hikmet’in “Kadınlarımız” şiirini dinledik, coşkumuz yükseldi, şiirlerle başladık konuşmaya…
İzmirli kadın şairlerimizden Neslihan Perşembe, Taliha Değer, Zübeyde Seven Turan, Yıldız Aktaş’ın konuşmaları etkinliğimizi daha anlamlı kıldı.
“İnsan olduğunuzu hatırlayın, geri kalan her şeyi unutsanız da olur” diyor ya Bob Marley. Güzel insanlarla doldu salonumuz, insan için güzellikler istedik.
***
Bedenen yanımızda olmasa da kalbi aramızda olan bir güzel adamın, güzel bir çiçek üzerinde adına ilişti gözlerim.
Hiçbir zaman eksikliğini hissetmediğimiz, varlığıyla bize güç katan adam, Kemal Baysak da oradaydı.
Merhaba Kemal Baysak, merhaba…
***
Dünya İnsan Hakları Günü'nde insana dair her şeyi konuştuğumuz o salondan yarına dair güzel umutlarla ayrıldık.
Salonda bizlerle birlikte olan Atilla Köprülüoğlu, Muzaffer Ayhan Kara, Ahmet Diker, Av.Tuncer Eşsizhan, Vehbi Moğol, Tayfun Pezek, Prof. Dr. Erkan Sevinç, Fikri Onay Uyanık, Ahmet Karluk, Saadet Aydınlıoğlu, Hakkı Gümüştaş, Gürbüz Karaelmas, Av. Yaşar Taşkaya, Yaşar Sümerkan, Hasan Ceylan, Fikri Önay Bulanık, Emre Zeyrek, Mehmet Karaarslanoğlu, Tunç Özay, Naziye Taşkaya, Ahmet Erkan, Şükran Çağlayan, Serap Ergin, Gürkan Genç ve onlarca dostum ile “İnsana Merhaba / Yaşama Merhaba”...