Yıl 1899'du.
Batı Anadolu bir dizi depremle sarsılıyordu.
20 Eylül sabaha karşı en şiddetlisi yaşandı.
Aydın ve Denizli'de taş taş üstünde kalmamıştı.
3 bine yakın ölü vardı.
Hükümet binaları, camiler yerle bir olmuştu.
Osmanlı Hükümeti binaların ve camilerin onarımı için Tralleis Antik Kenti'nden taş çıkartılmasına karar verdi.
Neyse ki, Hacı Halil Efendi isimli bir arkeoloji meraklısı kazıları denetleme insiyatifi almıştı.
Onun gözetiminde tiyatro yakınında yapılan kazılarda 3 önemli eser çıktı.
Bunlardan biri çok az hasar görmüş bir Karyatid'ti.
Karyatid "Karyalı Kız" demekti.
Saç örgüsüyle, elbisesiyle muhteşem bir heykeldi.
2000 yıl öncesinin Ege kadınını bugüne taşıyordu.
Bugün İstanbul Arkeoloji Müzesi'nde sergilenen çok önemli eserlerden biri Karyatid heykeli.
*. *. *
Yunanistan'ın başkenti Atina'daki Akropolis'i biliyorsunuz.
Antik çağdan kalma bir mimarlık şahaseri.
Akropolis'teki Erekhtheion Tapınağı’nın en ilgi çeken bölümü güney cephesi.
Bu cephede 6 tane kadın heykeli sütun olarak kullanılmış ve tapınağın taşıyıcıları durumunda.
Bu kadınlar giyimleriyle, saç stilleriyle Trailles kentinde bulunan Karyatid heykeliyle çok benzerler.
Zaten Antik çağdan bu yana da isimleri Karyatid.
Karia Kızları.
Bugün Akropolis'te Erekhtheion Tapınağı'nın ziyaret edenler 6 Karialı kızın muhteşem yontularını hayranlıkla izliyor.(1)
Oysa Karia Yunan değil bir Anadolu medeniyetiydi.
Üstelik Atina ile Karia zaman zaman birbirine rakipti, savaşıyorlardı.
O halde Karia kızlarının Antik Yunan'ın en önemli tapınağında ne işleri vardı?
Yontucular neden Yunan kızlarını model almamış, Karia kızlarını tercih etmişlerdi?
Neydi bunun nedeni?
*. *. *
MÖ 5'nci yüzyıldı.
Pers İmparatorluğu ile Antik Yunan kanlı bir savaşa başlamıştı.
Ege kıyılarında kılıçlar, mızraklar havalarda uçuşuyor, kafalar, kollar, bacaklar kesiliyordu.(300 Spartan filmine konu olan savaş)
Bölge devletleri bir bir taraf tutmak zorunda kalıyordu.
Karia da Antik Yunan'a karşı Persler'in yanında yer aldı.
Karialı erkekler vatanlarından çok uzaklarda Persler'in yanında savaşırken, Karialı kadınlar Ege'de tüm ağır işleri sırtlanarak hayatta kalmaya çalışıyordu.
Aylar süren çok kanlı çarpışmalardan sonra kazanan Sparta önderliğinde Antik Yunan oldu.
Yunanlılar zaferden bir süre sonra seferberlik ilan ederek Karia'ya saldırdılar.
Bütün erkekleri kılıçtan geçirdiler.
Kadınları esir alarak Atina'ya götürdüler.
Gerisini MÖ 20'lerde yaşayan Romalı yazar, mimar ve mühendis Vitruvius anlatıyor.
"Karialı kadınları da köle olarak kaçırdılar. Ancak kadınların uzun giysilerini ve diğer evlilik simgelerini çıkarmalarına izin vermeyerek, onları zorla teşhir ettiler. Bu kadınlar utançlarının ağırlığı altında ezilerek sonsuza dek köleliğin temsili haline geldiler ve devletlerinin kefaretini ödediler. Böylece dönemin mimarları Karia halkının günah ve cezalarının ardılları tarafından da bilinerek sürdürülmesi için kamu yapılarına taşıdıkları utanç yükünü gösterircesine bu kadınların heykellerini yerleştirdiler.”
Vitruvius meslektaşlarına da şu öğüdü veriyor.
"Mimarın iyi bir tarih bilgisine sahip olması gereklidir. Çünkü bir yapıtın tasarımında süslemeli kısımlar arasında öyleleri vardır mi, mimar bunları kullanmasının nedenini soranlara açıklayabilmelidir."
“Mimarın iyi bir tarih bilgisine sahip olması gereklidir, çünkü bir yapıtın tasarımında süslemeli kısımlar arasında öyleleri vardır ki, mimar bunları kullanmasının nedenini soranlara açıklayabilmelidir. "
*. *. *
Karyatid sütunlar Antik Yunan'dan sonra Roma'da ve Ege uygarlıklarında da kullanıldı.
Tapınaklarda, kapı alınlıklarına taşıyıcı olarak konuldu.
Bugün Ege'deki antik kentleri ya da müzeleri gezerken, bir Karyatid görürseniz, o heykelin savaşa giden eşlerini beklerken tüm ağır işleri üstlenmek zorunda kalan ve bunun için sonsuza kadar cezalandırılan Karialı kadınları temsil ettiğini unutmayın.
O kadınlar 2000 yıldır tonlarca yükü taşıyor.
Köle olmalarına rağmen hala gururlu, hala onurlu ve dimdik.
(1)-Bugün Erekhtheion Tapınağı’nda bulunan 6 Karyatid sütun kopyadır.Orijinalleri Atina Arkeoloji Müzesi'nde sergilenmektedir.