MENÜ
İzmir 20°
Gündem Çeşme
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
KUŞLARI DA VURUN!
Atilla Köprülüoğlu
YAZARLAR
18 Aralık 2018 Salı

KUŞLARI DA VURUN!

Yıl 1955..

İstanbul-Cağaloğlu yokuşu... 

Her sabah erkenden gelip bir duvar dibine kitaplarını serer. 

Kimi yüz elli, kimi yüz yirmi beş kuruştur, geçenler bakarlar, 

eğilir, alırlar, karıştırırlar bırakırlar. 

Yokuştan çıkılırken inilirken mutlaka bir-iki dakika durulur önünde. 

Sohbet edilir onunla. 

Sonra yıllar önce çıkmış eski bir eski kitaptan 

iki-üç sayfa okunur, bakarsınız hiç görmediğiniz ya da 

çocukluğunuzda okuyup unuttuğunuz bir kitap oracıktadır! 

Kısacası ‘’kitapçı’’, bu yokuştan 

inip çıkanların bir parçası gibidir, görmeden yapamadığınız...

Yalnız bir derdi vardır; Güvercinler! 

O duvarın oyukları yuvalarıdır. 

Kitapçıdan daha eski sahibidirler duvarın. 

Girer çıkarlar, durmadan tepeden birtakım şeyler gönderirler 

kitaplara, kitapçının kasketine! 

O da durmadan temizler kitapları, kasketini sallar kuşlara! 

 

***

Kitapçının ‘’iyi dostlarından’’ biri de üç yıl 

önce yitirdiğimiz yazın insanı Oktay Akbal’dır. 

Yokuşu tırmanırken mutlaka ‘’kitapçı’’ya uğrar, sohbet ederler. 

Bir gün ‘’Nasıl güvercinler’’ diye sorar yazar. ‘’Kitapçı’’ dertlidir. 

Güvercinlerden değil; belediye zabıtalarından! 

Sergideki kitapları toplatmış, ceza da kesmişlerdir. 

Meğer yasakmış bu duvar dibinde kitap sergilemek, satmak. 

Yirmibeş yıldır yapılan bir iş bir anda yasalara aykırı olup çıkıvermiş! 

Tepkilidir Oktay Akbal; şu sözler çıkar ağzından; 

‘’Bu duvar dibi, bu kuşlar, bu sabahtan 

akşama dek süren çaba, gelip geçen aşina yüzler, 

yokuştaki sürekli akışın içinde olmak, hepsi hepsi bitecek. 

Ama bir şeyler yapmalı, yirmi beş yıl 

bir sokak köşesinde duvar dibinde yaz-kış 

kitap satıp geçinen bir insan 

bir kültür yayıcısı sayılmalı, ödüllendirilmeli!’’ 

(Yaşasın Edebiyat-1977 S.114) 

 

***

Yıl 2018..Yer Gebze.. 

Bir genç gitar çalıyor, gelip geçen de dinliyor, 

gönüllerinden ne koparsa bırakıyor önlerine. 

Biraz sonra zabıtalar geliyor, müdahale ediyor. 

Aralarında şöyle bir diyalog geçiyor kameralara da yansıyan; 

Gençlerden biri; 

-Hayır yani! Hırsızlık, gasp yapsak daha mı güzel olur? 

-Zabıta: Git yap! 

Bir örnek daha...

Yer bu kez Bursa Atatürk Heykeli önü.

‘’İzmir Marşı’’nı çalıp harçlık toplayan 

üç çocuğa kadın zabıtalar engel oluyor.

 

***

Yıl 1955…

Yıl 2018… 

Türkiye’de değişen bir şey yok! 

 

***

Düşüncenin emeğin sonucu kitaplar hep tehlike görüldü. 

Hele bizim gibi ‘’kitap okumayı sevmez’’ ülkemizde. 

Toplatıldı, yakıldı, bombadan bile tehlikeli sayıldı. 

Akla, bilime, aydınlığa düşman, kinden beslenenlerce! 

Notalarıyla, türküler, şarkılar, marşlar da,

sanatın her dalı da aynı şekilde!

 

***

Gel de Ahmed Arif’i hatırlama;

"Bir de Kuşlar Var 

Hakim Bey, 

Herşeyin Başı Onlar,

Onlar Özgürlüğü Koyuyor İnsanların Kafasına,

Baksanıza, 

Terörist Terörist Uçuyorlar…"

Yorum Ekle
Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır
Yorumlar

   Bu yazı henüz yorumlanmamış...

Yazarın Diğer Yazıları
Sayfa başına gitSayfa başına git
Masaüstü Görünümü  ♦   İletişim  ♦   Künye
Copyright © 2025 Gündem Çeşme