MENÜ
İzmir 19°
Gündem Çeşme
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
BİR ŞARKIYA KARIŞTI, GİTTİ
Sedat Kaya
YAZARLAR
27 Mayıs 2025 Salı

BİR ŞARKIYA KARIŞTI, GİTTİ

 

Bazı hayatlar vardır, bir nota gibi başlar, bir ezgi gibi akıp gider. Manisa'nın sabah serinliğinde, 1948 yazında dünyaya gelen İlhan Şeşen, daha beşikteyken duymuş olmalıydı içli bir uzun havayı ya da bir taş plakta çınlayan Türk sanat musikisinin zarif bir tınısını. 

Çünkü o, ömrü boyunca sözle, sesle, suskunlukla ve şarkıyla konuştu. 

 

İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden mezun olduğunda önünde yazgının iki yolu vardı.

Ya yasaların gri paragraflarında adalet arayacaktı ya da gitarın tellerinde insan ruhunun iniş çıkışlarını. 

On yıl boyunca adliye koridorlarında yürüdü ama gönlü hep başka bir yerde, bir melodinin izindeydi. O iç ezgiyi susturamadı,ses verdi. 1971’de “Kavga” adını verdiği ilk plağıyla. 

 

Bir ömrün fon müziği yavaş yavaş şekilleniyordu. Gitarını omzuna aldı, sesiyle kalpleri çaldı. “Sarılınca Sana” diyen o içli nağme, “Ellerimde Çiçekler”e döndü. Sözü, yalnızca sevdayı değil, hayatı da anlattı. kırılgan, geçici, ama umutla dolu. Onun şarkılarında melankoli bile zarifti. Hüznü bile müziğe yakışır bir duruluğa sahipti. 

 

1983’te yeğenleriyle kurduğu Grup Gündoğarken, bir aile masasının şarkıya dönüşmüş haliydi adeta. O masa, bazen bir dost sohbetiydi, bazen memleketin yorgun hikayelerini anlatan bir türkü meclisi. Ve o masa, hep halktan yana, aşktan yana, adaletten yana söz aldı. 

 

İlhan Şeşen yalnızca bir şarkıcı değildi. Zamanla bir anlatıcıya, bir dert ortağına, bir dervişe dönüştü. Sesindeki yorgunluğun sebebi yaş değil, yaşamın kendisiydi. Dizilerde, filmlerde belirdiği her sahnede de aynı zarafet vardı. Az söz, çok anlam. 

 

2023 yılında akciğer kanseri teşhisi konduğunda, onun o dingin sesi bir anlığına sustu belki. Ama hayatla olan diyaloğu hiç kesilmedi. Bugün o ses fiziksel olarak sustuğunda, ardında sessizlik değil, yankı kaldı. 

 

Çünkü bazı insanlar yaşarken bir şarkı gibidir, öldüklerinde ise halk ezgisine dönüşürler. İlhan Şeşen artık ne sadece bir insan ne sadece bir müzisyen… O, Türkiye’nin kolektif belleğinde hep çalacak bir ezgi.

Bir notaydı… Ve şimdi bir şarkıya karıştı gitti.

Yorum Ekle
Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır
Yorumlar

   Bu yazı henüz yorumlanmamış...

Yazarın Diğer Yazıları
Sayfa başına gitSayfa başına git
Masaüstü Görünümü  ♦   İletişim  ♦   Künye
Copyright © 2025 Gündem Çeşme