Altınordu’nun “simge’’ kaptanlarındandı...
İzmir’e, Ege’ye, 40 yıl futbolcu ve çalıştırıcı olarak hizmet etmiş bir “futbol misyoneriydi."
Parasını /sevgisini/sofrasını dostları ile paylaşmayı en iyi bilen, topçunun/taraftarın/komşusunun -sözün özü- herkesin sevgilisi olabilmişti.
Yiğit, mert, vefalıydı!
75 yaşındaydı, hala 1923 Armalı'yı “kuşanmaktan’’ son derece keyif alan “sıkı’’ gönüldaştı...
Hiç çıkarmazdı üzerinden canı kadar sevdiği kulübünün formasını, eşofmanını...
Çok “renkli’’ bir yaşama sahipti...
Rizeliydi...
Espri makinasıydı...
Futbolculuk yaşamı, 16 yıldır.
Oynamadığı maç sayısı, 4’tür!
Liglerimizde “Lefter’den sonra en çok maç oynayan” futbolcudur...
24 yıl da antrenörlük yapmıştır...
İlginçtir; İzmir’in, Anadolu’nun topçuları, İstanbul’a transfer düşlerken, Karagümrük’ten Altınordu’yu seçmiştir!
“Futbolun Bilgesi’’ karşılıklı oynadığı Bülent Buda;
“İstanbul’dan gelip, İzmirli olabilendir’’ der...
16 Mayıs 1981’de, İngiliz “Guardian’’ Gazetesi’ne göre, dünyada en kalabalık seyircinin (Atatürk Stadı - 80 bin kişi) izlediği Karşıyaka maçında, bir hafta sonra şampiyon olacak Göztepe’nin başındaydı.
Geçmişte Sarı-Kırmızılı takımda da -futbolcu olarak- ter dökmüştü.
“Duygu Yüklü/İyilik Meleği/Cesur Yürek’’ Erkan Velioğlu!
Rahmetli Babam Cevat'ın da
Tilkilik Altınordu Lokali'nden nargile arkadaşıydı da!
6 yıl olmuş bizi bırakıp gidişi
Erkan Baba'nın...
"Bazıları yokken bile vardır, fazlasıyla" der şair...
O, her zaman yüreklerimizde...