MENÜ
İzmir
Gündem Çeşme
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
''ZEKİ, ASİ, MERT   VE  MAHZUN'' ŞAİR; CAN  YÜCEL ...
Atilla Köprülüoğlu
YAZARLAR
12 Ağustos 2020 Çarşamba

''ZEKİ, ASİ, MERT VE MAHZUN'' ŞAİR; CAN YÜCEL ...

"Neşeli bir şeyler çal 

hayat; Ama ne olur benden değil..." 

    Şiir dünyasının kilometre taşlarındandır.

Ona göre; "Şiir hayatı çok hızlı bir şekilde anlatmaktır, tabii daha iyi bir dünyanın kurulması amacıyla!”

Hedefi de anlayışı da nettir;

"İnsanın ve dünyanın değiştirilmesi...”  

Cemal Süreyâ, 

Can Yücel’in şiirini “zekânın iyi niyeti” diye özetler.

Orhan Kâhyaoğlu da şairin özelliklerini sıralıyor:

“Can Yücel şiiri bir başkaldırıydı.

Sevgi ve öfke bu şiirde birlikte nefes almıştı.

Can Yücel: Zeki, âsi, mert ve mahzun.”

"İyi şiir yazmaya çabalayan genç şairler için bir öğretmendir" der "Edebiyatın Cumhurbaşkanı"

Doğan Hızlan ve ekler;

"Ben deli sözünü daima yüceltici anlamda kullandım.

Sevdiğim yazarların, şairlerin mutlaka gizli ve açık bir deli yanı vardır; şiirlerinin eskimeyişinin ve unutulmayışının gizi burdadır.

Can Yücel de, şiiri de böyleydi.

Nietzsche'nin sözünü nasıl unutabilirim: 

'Bu dünyayı deliler yaşattı', vecizesini o bize armağan etti."

 

****

 

Amansız hastalıkla çarpışıyordu... 

Hekimler bundan 

böyle dinlenmesini önerdi.

Yanıtı şöyleydi:

‘’Ben şairim, fil değilim.. 

Azrail’i bir köşeye çekilip 

bekleyemem... 

Meydanlarda ölmeliyim!” .

12 Ağustos 1999...

Yani bugün; 

"Güzel İzmir’'de sonsuzluğa yürüdü Can Yücel...

Küfrederek...

Şiir okuyarak…

Rakısını yudumlayarak!...

 

****

 

Dünyaca ünlü birçok yazarın şiir ve yazılarını Türkçe'ye kusursuz çevirendir.

Yücel'in en unutulmaz çevirisi Shakespeare'in ünlü 'to be or not to be' sözünü 'bir ihtimal daha var, o da ölmek mi dersin' şeklinde Türkçeleştirmesidir.

 

****

Şairlerin yazarların gerçekte de düşte de olsa mutlaka kendilerini iyi hissettikleri mekânları mevcuttur..

İşte

Can Yücel'in de Datça'ydı! 

Yeşiliyle mavisiyle iklimiyle güler yüzlü ahalisiyle bu şirin ilçeyi çok sevdi.

İnsanıyla, doğasıyle orayı sevdi.

Can Baba Datça'yla, Datça da şiirleriyle özdeşleşti.

 

****

Vasiyetiydi çok sevdiği Datça’da mezarının olması. 

Dostları da yerine getirdi arzusunu:

“Beni kuzum Datça’ya gömün./

Geçin Ankara’yı, İstanbul’u! /

Oralar ağzına kadar dolu../

Alabildiğine pahalı.. /

Örneğin Zincirlikuyu’da/

Bir mezar 750 milyona.. /

Burası nispeten ucuz/

Ortada kalma ihtimali de yok /

Hayır dua da istemez/

Dediğim gibi, beni Datça’ya gömün /

Şu deniz gören mezarlığın orda/

Gömü sanıp deşerlerse, karışmam ama!”

Datça ve Can Baba, 

hep birbirine yakıştı!..

Bir not;

Toprağa verilirken küçük torunu "dedemi buraya mı ekiyorsunuz" diye sorar!..

Can Yücel;

"Datça'ya Ekilen Şair"

 

****

6,5 yıl önceydi.. 

Edirne Valiliği, 

Kemal Kocatürk’ün 

Can Yücel şiirlerinden yönettiği ‘‘CAN’’ oyununa

‘metni uygun değil’ denilerek salonda sergilenmesine 

yasak getirdi.

Edirne’nin yiğit Belediye Başkanı Recep Gürkan Dostumuz da 

hemen ‘’CAN’’ın açıkhavada oynanması için gerekli 

organizasyonu yaptı ve eser sahnelendi!..

Can Yücel -yaşasaydı- bu durumu nasıl karşılardı ?;

Mesela; 

‘’Senin için yasak dediler Usta’’ dense

yanıtı şu mu olurdu?

‘’Yasaklar çiğnenmek içindir !’’

Ya da:

‘’Toprak gibi olmalısın.

Ezildikçe sertleşmelisin !

Seni ezenler sana muhtaç kalmalı !’’.

Bizce; ‘’bariton sesiyle’’ sunturlu ve ağzına 

çok yakışan bir küfürle; hepsini!..

 

****

21 yıldır mezartaşıyla bile uğraşılan şair o..

Haydar Ergülen’e göre,

’’Hem de bir bakıma

devrimin vakanüvisi olarak yitiklerimizi,

uğradığımız katliamları, acılarımızı tarihe yazan son şair’’…

Şükran Kurdakul’un g/sözünü budaktan esirgemeyen

Kabadayısı…

Zeynep Oral’ın da şiirleri kahkaha çiçekleri üreteni!

Şiirlerinden  

-bilgenin deyişiyle- ‘’Nâzım’ın, Orhan Veli’nin 

temiz Türkçesi’nin aktığı "tatlı ve canlı" şair..

Yaşamı dizeleriyle güzel yiğit Can Yücel! 

Bilmelisin; 

aramıza 

mesafe 

girmez! 

Senin de 

şiir 

getirenlerin 

çok olsun!

Bu yazı da; senin şiirin olmadan bitmez!;

"Başka türlü birşey benim istediğim,

Ne ağaca benzer ne de buluta benzer;

Burası gibi değil gideceğim memleket,

Denizi ayrı deniz, havası ayrı hava;

Nerde gördüklerim, nerde o beklediğim kız

Rengi başka, tadı başka."

Yararlanılan kaynaklar(Onedio-Edebiyat Defteri)

#CanYücel #Datça

#12Ağustos1999

Yorum Ekle
Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır
Yorumlar

   Bu yazı henüz yorumlanmamış...

Yazarın Diğer Yazıları
Sayfa başına gitSayfa başına git
Masaüstü Görünümü  ♦   İletişim  ♦   Künye
Copyright © 2024 Gündem Çeşme