Çeşme Kadın Dayanışma’dan 18 Mart mesajı

Çeşme Kadın Dayanışma Derneği, 18 Mart Çanakkale Deniz Zaferi yıldönümü nedeniyle bir mesaj yayınlayarak, “18 Mart, Çanakkale’de yazılan bir destandır” diyerek günün anlam ve önemine vurgu yaptı.

Çeşme Kadın Dayanışma Derneği Başkanı Nermin Ekinci'nin kaleme aldığı metinde

Şu görüşlere yer verildi;

“18 MART ÇANAKKALE SAVAŞLARIYLA BİR DESTAN YAZILMIŞTIR.

Destandır çünkü bir daha yazılması mümkün değildir. Ne yaşanmasını ne de yazılmasını asla istemem.

O kadar bitkin bir imparatorluk , o kadar dağınık bir cephe ve bir o kadar teçhizattan yoksun ordumuzun milli birlik ve beraberlik ruhu içinde topraklarına sahip çıkması , bir milletin yeniden doğmasına DESTAN denilmez de ne denir ?

Yarım milyona yakın insan kaybedilen savaşta gördük ki, doğru komuta, doğru hedefler ve ulus bilincinin ve ruhunun önüne hiçbir şey engel olamaz.

Bu yüzden de Çanakkale Geçilemedi…

Tanımadıkları kralları için deniz aşırı ülkelerinden kopup gelerek hayatlarını veren o askerlerle bizim Mehmet’ciklerimizin aynı yerde yatıyor olması onların kaderi miydi ?

Şüphesiz Çanakkale Zaferinin ardından Dünyadaki dengelerde değişecekti, öyle de oldu Çanakkale Zaferi, toplamda 433 gün devam eden kara ve deniz muharebeleri, tarihe İtilaf Devletleri adına büyük bir mağlubiyet ve prestij kaybı, Türkler adına ise, tarihte emsali olmayan bir zafer olarak geçmiştir.

Çanakkale Zaferi, Osmanlı Devleti’nin Balkan Savaşları sonrasında kaybettiği prestijini hem ülke içerisinde hem de dünya genelinde yeniden kazanmasını sağlamıştır.

Çanakkale Zaferi Kadını, Erkeği, Genci ve Çocuğuyla kazanılmış ve yazılmış bir destandır.

Hangi arada keskin nişancı kadınlar yetişmiş ve koşarak cepheye gitmiş; gitmeyenler ise evlerinde kalan yaşlıları ve çocuklarını korumak için can siperane mücadele etmişlerdir.

Kadınların çabaları bununla da kalmamış, kurdukları Hilal-i Ahmer Kadınlar Genel Merkezi bünyesinde yürüttükleri çalışmaları takdir etmemek mümkün değildir.

Biz bugün, kanla sulanmış topraklardan oluşan bu vatanda rahat ve özgür yaşayabiliyorsak bu uğurda şehit olan kadın, erkek, çocuk demeden hepsine sonsuz şükran ve saygılarımızı sunmak, borçlarımızı ödemek için buradayız.

Yolundan ayrılmayacağımıza bir kez daha söz vererek Ulu Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk ve Silah Arkadaşlarını saygı, rahmet ve şükranla anıyoruz.

Ruhları şad olsun.

Atam huzur içinde uyu.

Kara Fatma’lar , Nene Hatunlar, Lapsekili İbrahim’ler, Fatih’ler, Mehmet’ler, Hasan’lar, Saime Çavuşlar, Seyit Onbaşılar

Bitmeyecek…”