İzmir turizmi yeni sezona hazır
Hedef yılda 4 milyon turist
Travel Turkey'e dijital tanıtım!
Bakan Ersoy, “Türkiye'nin görselini önemsiyoruz”
İzmir 3°
Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Habertürk'te Veis Ateş'in sorularını yanıtladı. Bakan Ersoy, "Bizim yaz sezonunu başlatma hedefimiz Nisan. Turizm bölgelerinde başlatmak gibi hedefimiz var. Bu aynı anda yoğun şekilde başlayacak anlamına gelmiyor. Hafif bir açılış olacak.
Akdeniz'den başlayıp Ege'ye yayılacak. İlk etapta belli başlı Avrupa ülkeleriyle başlar. Nisan sonunda Rus bayramı var. Bütün Rusça konuşulan ülkelerde tatil dönemidir. Hemen akabinde Ramazan bayramı var. O da yaklaşık Mayıs'ın 19'unu bulur. Bütün bunlara rağmen bir hareketlenme birbiri ardına başlatırız" diye konuştu.
GALATA KULESİ TOPKAPI SARAYI İLE AYNI ZİYARETÇİYİ ALIYOR
İstanbul'da inşa edilen Atatürk Kültür Merkezi'nin dünya çapında bir yer olacağını söyleyen bakan Ersoy, şöyle konuştu: En son tarih olarak Haziran'da yetiştirmeyi planlıyoruz. Atatürk Kültür Merkezi bir yaşam merkezi şeklinde konuşlanıyor. Beyoğlu Kültür Yolu'nun bir parçası.
Galataport'tan başlıyor. Galataport yeni bir cazibe merkezi. Alışveriş merkezi, kültürel aktiviteleri. Normalde bu sezona hazır. Pandemi sebebiyle biraz yavaşlattılar. Oradan yukarıya çıkıyorsunuz Galata Kulesi'ne. Galata kulesinin işlevini değiştirdik. İnanılmaz olumlu sonuç aldık. Şu anda Topkapı Sarayı ile aynı ziyaretçiyi alıyor.
TÜRKİYE YABANCI FİLM YAPIMCILARI İÇİN CAZİBE MERKEZİ OLDU
"Yabancı film yapım desteği adı altında projeler için geçen sene geniş bir yasa çıkarttık. Bu dünyanın birçok ülkesinde olan bir yasa. Yabancı prodüksiyonları ülkeye davet edip destek programını açıklıyorsunuz. Türkiye'de öncelikli olarak yasal değişikliği yaptık. Yabancı film destek mevzuatını yerleştirdik.Çok bütçeli, uluslararası filmler bunlar. Hem sinema sektörünü desteklemiş oluyorsunuz hem de ülkenin tanıtımını yapıyorsunuz.
Figürandan en üst seviyeye kadar görev alıyorlar. Türkiye çok doğal ve zengin bir plato. Sadece bunu anlatmak, tanıtmak gerekiyor. Ünlü film yapımcıların Türkiye'de film yapmasını sağlamanız gerekiyor. Esas kısım başta Antalya gün ışığından en iyi yararlanan şehirlerden biri dünyada. Antalya'da 6 ülkede çekilmesi gereken bir film yapıldı.
Pandemi şartlarına uygundu. Biz bir film sitesi yaptık tanıtım için. Yurtdışından gelecek olanlara bürokrasiyi o kadar hızlandırdık ki, kendi ülkelerinde film çeker gibi burada film çekiyorlar. İşler tamamlandıktan sonra ikinci perdede uzun vadeli işi konuşuyor. 10 yıl vadeli protokolle burada stüdyoda çalışmaları görüşüyoruz.
"GÜNLÜK 2 BİN 400 VAKANIN ALTINA İNDİĞİMİZ ZAMAN..."
Gelenleri Anadolu'da görmesi gereken yerleri organize ediyoruz. Bu farkındalığı yaratmak zor. Yarattıktan sonra artık onlar istekli oluyor 'daha fazla iş yapalım' diyorlar.Özel tiyatrolar açık, onlara sertifikasyon programı yaptık. Aynı otellerdeki gibi denetleniyor. Havalandırma sistemleri çok önemli. Giriş, çıkış ve izlenme şartları. Avrupa'nın tespit ettiği kriterler var.
100 bin nüfusta haftalık yeni vaka sayısı diye bir kriter var. Siz günlük 2 bin 400 vakanın altına indiğiniz zaman belli şeyleri kontrol altına aldınız demektir. Aşılama süreçleri başladı, bu da çok çok önemli. Bu sonuca aşılamanın da etkisi olacak. Yapımcılar raiting endişesiyle oynatmak istemiyor. Yapımcılar film çekebiliyorlar ama pandemi şartlarında oynatmak istemiyorlar. Dijital ortamda da oynatmak istemiyorlar, haklı olarak saklıyorlar şu anda.
"BÜTÜN DÜNYA BİZİM SİSTEMİMİZİ KOPYA EDİYOR"
Otellerde bir kere eğlence yok. Güvenli turizm sertifikası sistemi var, çok sıkı denetlenen bir sistem. 16 firma veriyor bunları. Ayda en az iki denetleme var. Biri haberli, biri habersiz. Burada sosyal mesafe çok disiplinli bir şekilde uygulanıyor. Hijyen kuralları da öyle.
Şu anda 156 kural var. Havalandırma sistemlerinden tutun da fiziki mesafe, büfelerin nasıl olacağına dair katı kurallar var. Bu sadece bizim tarafımızdan da denetlenmiyor. Bütün dünya ülkeleri bizim sistemimizi kopyalamaya çalışıyor. HES kodu bir kriter değil. Dünya genelinde aynı şekilde yönetiliyor bu durum.
"İSTANBUL AKM, BEYOĞLU KÜLTÜR YOLU İLE BİRLEŞECEK"
İstanbul Atatürk Kültür Merkezi dünyanın sayılı kültür merkezlerinden birisi, çok büyük bir merkez. Orada hızlı bir inşaat yaptık. 2019 Şubat'ta başladık. Muhtemelen bu yılın Haziran ayı içinde açarız. Aksarsa büyük sahnenin mekanik kısmı aksayabilir. Yurt dışından geliyor çünkü. Bu yılın ilk yarısında tamamlayıp hizmete açarız. Dünyanın sayılı kültür merkezlerinden biri demiştim. Kendi içinde bir kültür yolu var.
Müzik ve güzel sanatlar kütüphanesi, içinde küçük müze, galeriler, cep sineması, kafe, restoranlar, salonlar, 24 saat yaşayan bir mekân olarak düşünebilirsiniz. En son tarih olarak Haziran'da yetiştirmeyi planlıyoruz. Atatürk Kültür Merkezi bir yaşam merkezi şeklinde konuşlanıyor. Beyoğlu Kültür Yolu'nun bir parçası. Galataport'tan başlıyor. Galataport yeni bir cazibe merkezi. Alışveriş merkezi, kültürel aktiviteleri.
Normalde bu sezona hazır. Pandemi sebebiyle biraz yavaşlattılar. Oradan yukarıya çıkıyorsunuz Galata Kulesi'ne. Galata kulesinin işlevini değiştirdik. İnanılmaz olumlu sonuç aldık. Şu anda Topkapı Sarayı ile aynı ziyaretçiyi alıyor. Oradan yukarı Tarık Zafer Tunaya Kültür Merkezi'ne çıkıyorsunuz. A'dan Z'ye restore ettik. İçeride galeri, Galata Mevlevihanesi'yle sırt sırta.
ATLAS SİNEMASI BİNASI, TÜRKİYE'NİN İLK SİNEMA MÜZESİ OLACAK
Atlas binasını restore ettik. Orası Türkiye'nin ilk sinema müzesi oluyor. Orada Narmanlı Yurdu da var. Atlas binasını ayrı gezeceksiniz, sinema müzesini ayrı gezeceksiniz. Oradan çıkınca Mehmet Akif Ersoy Müze evi var. Onu da milli marşımızın 100. yılına yetiştiriyoruz. Biraz ilerliyorsunuz Taksim Cami, Ramazan ayına yetiştiriyoruz.
Caminin altında sanat galerileri olacak. Ve Atatürk Kültür Merkezi'ne ulaşıyorsunuz. Beyoğlu Kültür Yolu bir platform haline gelecek. İstanbullular düzenli olarak oradaki etkinlikleri devam edecek. Haziran ayı itibariyle Beyoğlu Kültür Yolu'nda festival ve organizasyonlar başlayacak.
"YAZ SEZONUNU NİSAN AYINDA BAŞLATACAĞIZ"
2020 sonuçları netleşti. Yurtdışından ziyaretçi 16 milyon ziyaretçi aldık. Gelirde de 12.1 milyar dolar gelir elde ettik. Yurtdışındaki rakiplerle kıyasladığınızda Yunanistan ve İspanya'ya baktığımızda orada kişi sayısında daralma olmuş. Bizde kişi sayısında ve gelirde de daralma olmuş. Burada her ülke kendi ekonomik endişeleriyle siyasi kararlar aldılar. AB ülkeleri 2 ay geç açtı. Biz buna rağmen bu performansı yakalayabildik.
Kamu ve özel sektörün çok başarılı bir çalışması var burada. Turizm STK'larıyla çok bilinçli bir çalışma yaptık, hızlı bir şekilde hayata geçirdik. Çok disiplinli bir şekilde yürüttük. Birçok ülke bunu kopyalamaya çalıştı, beceremedi. Bizim yaz sezonunu başlatma hedefimiz Nisan. Turizm bölgelerinde başlatmak gibi hedefimiz var.
Bu aynı anda yoğun şekilde başlayacak anlamına gelmiyor. Hafif bir açılış olacak. Akdeniz'den başlayıp Ege'ye yayılacak. İlk etapta belli başlı Avrupa ülkeleriyle başlar. Nisan sonunda Rus bayramı var. Bütün Rusça konuşulan ülkelerde tatil dönemidir. Hemen akabinde Ramazan bayramı var. O da yaklaşık Mayıs'ın 19'unu bulur. Bütün bunlara rağmen bir hareketlenme birbiri ardına başlatırız.
"COVİD VAKALARI AŞAĞI İNİNCE YEŞİL KODA GEÇECEĞİZ"
Geçen seneki başarılarımızdan bir tanesi de, pandemiyle birlikte strateji değişti. Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansı'nı tam zamanında kurmuşuz. Şimdi onun ne kadar değerli olduğu anlaşıldı. Son dakikaya kadar tanıtım olmak zorunda. Nerenin ne zaman kapanacağı, ne zaman açılacağı son dakikalarda gerçekleşiyor. Biz her dakika reklam pazarlarını yönetmemiz lazım. Açık olduğuna emin olduğumuz pazarlarda son dakika kararı veren turisti almamız lazım.
Ağustos-Eylül-Ekim tarihinde yurtdışından çok yoğun rezervasyon geliyor. Nisan'dan itibaren fiyatlar pahalı mı, cazip mi diyorsunuz. Geçen sene indirim yapan yerler de vardır. Biz dövize endeksli turizmi yaşıyoruz. Sonuçta eskiden söylendiği gibi yerliye başka, yabancıya başka diye bir şey yok. Erken rezervasyonlar zaten cazip. Oteller doluluğu arttıkça fiyatını kaldırıyor.
Biz bütün pazarların açılacağını Ağustos'ta açılacağını düşünüyoruz. Avrupa ve Rus Cumhuriyetlerinden yoğun turist gelecek. Nisan ayında yerli pazarla başlar, daha sonra Rusya ve İngiltere devreye girer. Bütün bunların sonuçlarını incelemek lazım. 100 bin nüfusta haftalık yeni vaka kriterini tutturmam gerekiyor. Rakamlar aşağı inince yeşil koda geçeceğiz. Ülkeler son 72 saat geçerli PCR testi istiyorlar. Biz otelde bile PCR testi yapıyoruz.
"İNTERNET ÇIKTI MERTLİK GERİ GELDİ"
16 milyon sayısını yakaladık biz. 31 milyon yeni hedef koyduk. Bunu nasıl yaparıza sektörle konsantre olduk. Niye yapamayız diyenler de var. Onlar geçen sene açılmaz diyorlardı, biz açtık. Zaten çalıştığınız zaman, gayret ettiğiniz zaman netice alıyorsunuz. Biz turist ithal eden ülkeyiz. Karşıdaki ülke sizin vaka sayılarınıza bakmıyor. Sizden dönüş yapan yolcunun hastalanıp hastalanmadığını görüyor.
Geçen ayda Alman Dışişleri Bakanı bizim Dışişleri Bakanımızı ziyaret etti. 'Sizin protokolünüz çok iyi çalıştı bize çok az vaka geldi' dedi. En fazla vakanın Balkanlar'dan geldiğini söyledi. Her şey turizmi etkiler. Yangın da etkiler. Artık insanların bilgi edinmeleri değişti. Sosyal medya çıktı. İnsanlar bilgiye bir şekilde ulaşıyorlar. Burada yaşayan Avrupalılar da var.
İnsanlar sosyal medya ile buradaki yaşayanların hayatlarını öğrenebiliyorlar. PR dediğiniz bir işlem var. Bizim turizm ajansımızın en iyi yaptığı çalışmalardan biri de bu. Oradaki kanaat önderlerini Türkiye'ye getirip, gezdirip, deneyimletip geri gönderiyor. Bir laf vardır ya tüfek çıktı mertlik bozuldu diye, şimdi internet çıktı mertlik geri geldi.
"MART AYINDA 81 İLİN TEMSİLCİLERİNİ TOPLAYACAĞIZ"
Biz pandemi öncesi 75 milyon turist hedefi koymuştuk. Turisti 81 ile yaymak gerekiyor. 81 tane vilayeti örgütlüyoruz şu anda. Şehirlerin turizm il müdürleri, valiliklerle birlikte bir ekip oluşturuyoruz. İlk etapta 50 ürünü kodladık. Bisiklet, inanç turizmi vs. Çok rahat bir şekilde 100'e çıkabiliriz. Şimdi Mart ayında 81 ilin temsilcilerini toplayacağız, bu işin nasıl yapılmasıyla ilgili eğitim verecek.
Tanıtım filmleri 2021'de nasıl çekilmeli, neleri daha çok vurgulamalıyız. Üçüncü aşamada oradaki turizm yatırımcıları, esnafın eğitimine başlayacağız. Türkiye organize bir şekilde turizme giriyor. Hangi yemeğiniz iyi, hangi restoranınız iyi, hangi rotalar önemli diye soruyoruz.
Onlar şehirlerini bizden daha iyi biliyorlar. Geçen sene 500 tane kütüphaneci atadık. Kurumlar içinde en büyük atama. Bazı yerlerde fazla bazı yerlerde eksik elemanımız var. AVM kütüphaneleri başlattık. Büyükşehirlerde eleman fazlamız var, onları kaydırabiliyoruz. Bu yıl içinde kütüphanelerle ilgili tekrar atama yaparız."
Sayfa başına git